- Sabah daha afyonum patlamamışken herkesin güleryüzle dolaşmasına,
- Olduğundan başka görünen insanlara,
- Parası ile herşeyi yaptırabileceğini sanan zavallılara,
- Parası olupta sürekli parasızlıktan yakınanlara,
- Cebte zengin, gönülde fakir olanlara,
- Ben senin yaşındayken diye başlayan cümlelere,
- Bana çocuk psikolojisinden bahsedip de, iş eyleme gelince bir şey anlamayanlara
- Sadece akıl verenlere
- Herhangi bir şeyden bahsederken, "oda bir şey mi benim bildiğim" diye abartan insanlara
- Gece uyurken damlayan musluğa
- Daha bitirmemişken ütülenmesi gereken yeni çamaşırların çıkmasına,
- Hafta sonu bulaşık yıkamaya
- Hafta sonu sabah kahvaltısından hemen sonra "öğlene ne yicez" diye düşünmeme,
- Tam kanepede dalmışken "hadi yatağına" denmesine (ama bunu bende yapıyorum)
- Migren ağrımın hemen öncesindeki halime,
- Eski resimlerimdeki 36 beden halime,
- Sağlığının kıymetini bilmeyenlere,
- Sürekli mızmızlanan insanlara,
SİNİR OLUYORUM......
bu maddeleri ben sonsuza kadar uzatabilirim aslında :)
YanıtlaSilne kadar tanıdık kızgınlıklar ;)
YanıtlaSilSevgili Handem, bence sende yap acayip rahatlıyorsun
YanıtlaSilve sevgili papuç, bundan daha bende çok var ama ancak bukadarını yazabildim... sevgiyle kalın
Merhaba:)
YanıtlaSilElif Şafak'ı yakın zamanda okudum ben de...40 kural muhteşem...
Bu arada sinir olduğumuz şeyler hep var maalesef, herşey her zaman istediğimz gibi olmuyor:(
Bir çok şeyi değiştirmeye çalışsak ta; değiştiremediğimiz iş nedeniyle muhatap olmak ya da birlikte çalışmak zorunda olduğumuz kendini bilmez insanlar en fecisi bence. (Yüzlerine patlatamasak ta, haykıramasak ta burdan paylaşmak bile rahatlatıyor bir nebze:)
Sevgiler...